Logo, bir markanın kendisini hedef kitleye tanıtırken kullandığı en önemli kurumsal kimlik özelliklerinden birisidir. Marka kendi imajını oluştururken, imajın yansıtıcısı olarak logosunu kullanacaktır. Eğer logo tasarımı düzgün yapılmazsa markanın kurumsal kimliği eksik kalacak ve marka, müşterisine tam olarak istediği imajı veremeyecektir.

Logo tasarımı sırasında uygulanması gereken pek çok aşama bulunur. Bu aşamaların en önemlisi ise logonun hikâyesidir. Bir logonun hikâyesi yoksa, o logo eksik kalmış demektir.

Hikâye Logo Tasarımında Neden Önemlidir?

Bir kişi ya da kurum kendi markasını oluşturuyorsa her bir adımı titizlikle yürütmek zorundadır. Markanın kurumsal kimliğini oluşturan unsurlar doğru şekilde bir araya getirildiyse marka yükselecektir ancak yanlış atılan adımlar olduysa bu adımlar düzeltilecek ya da istenilen sonuç elde edilemeyecektir. Bu noktada markanın ilk tanıtıcısı niteliğinde olan logo, sağlam bir hikâyeye sahipse asıl vurucu darbeyi vurarak markaya puan kazandıracaktır.

İnsanların aklına gelip gelebilecek her büyük markanın ardında bir hikâye yatar. Aslında çok ufak bir fikirle başlayan ve gelişen markaların bir anda ülke ya da dünya çapında bu denli büyüyebilmesi insanların ilgisini çeker. Eğer altta yatan gerçekten sağlam bir hikâyeyse ve logo bu hikâyenin üzerine oluşturulduysa insanların markaya sempatisi artar. Böylelikle bir logodan beklenilen her katkı elde edilmiş olunur.

Logonun Hikâyesinin İlgi Çekici Olmasının Avantajları Nelerdir?

Logo bir markanın imzasıdır. Marka ismi insanların sözel olarak markayı hatırlamasını sağlarken logoyla beraber görsel hafıza desteklenir ve markanın insanların akılda sağlam bir yer edinme şansını arttırmış olur.

Logolar, markaları genellikle soyut bir biçimde olacak şekilde temsil ederler. Logo içerisindeki şekiller ve yazılarla bir bütündür ve eğer logonun içinde soyut anlamlı bir parça varsa, bu logoya bir hikâye katar. Neden o şeklin seçildiğinin bir hikâyesi olmak zorundadır. Böyle olursa insanların zihninde merak uyandırılmış ve markanın yükselmesi için bir aşama kaydedilmiş olacaktır.

İnsanlar bu yeni markayı görecek, logosuna bakacaklar. Logosundaki renkler insanlarda bazı duyguları uyandıracak içerisindeki şekiller ise merak uyandıracaktır. Doğru yürütülen reklam kampanyaları kişilerin markaya olan merakını ve güvenini arttıracak, deneme isteğini meydana getirecektir. Logonun altında yatan sağlam hikâye müşterilere yansıtılabilirse güzel bir bütün sağlanmış olacak ve kurumsal kimliğin oluşturulması emin adımlarla devam edecektir.

Logo Bir Hikâyeye Sahip Olmazsa Ne Olur?

Logonun bir hikâyesi olmaması aslında imkânsız gibi bir şeydir. Marka ve kurumsal kimlik oluşturma sürecinde özel logo tasarımları yapılırken detaylıca bir çalışma yapılır. Hiçbir logo rastgele renklerin ve sembollerin gelmesiyle oluşturulmamalıdır. Seçilen her rengin bir anlamı, kullanılan her çizginin hedef kitleye anlattığı bir şey olmalıdır. Bu hikâye kendini logoya bakıldığında karşı tarafa hissettirmelidir.

Logo Hikâyesi Nasıl Yazılır?

  • Logonun Hikâyesi Müşteriye Güven Vermelidir

Logoyu gören ve altında yatan hikâyeyi dinleyen bir kişi logoya karşı içten içe güven duygusunu hissetmelidir. Sağlam bir başarı hikâyesi oluşturulursa hedef kitle bu hikâyenin etkisi altına girecektir.

  • Detayları İnsanın İçine İşlemelidir

Logo fazla karmaşık olmayan basit bir marka imzasıdır. Onu ilgi çekici yapan da az hareketle çok şey anlatabilmesidir. Hikâyesindeki ufak tefek detaylar, insanları etkilemeli ve markaya sempati kazandırmalıdır.

  • Logonun Kurumsal Kimliğine Uygun Olmalıdır

Logonun hikâyesinin kurumsal kimlikle bağdaşmaması karmaşa yaratacaktır. Kurumsal kimliği destekleyici bir ana fikre sahip hikâye oluşturulmalıdır.

  • Logonun Kalitesini Ortaya Koymalıdır

Logonun niçin oluşturulduğu ve markanın kuruluşunun altındaki nedenleri anlatacak olan hikâye kalite kokmalıdır ki insanlardaki etkisi de pozitif yönde ve büyük olsun.